SARDALYA BALIĞI


AV DÖNEM : Sardalya balığı Nisan ayında yumurtlamaya başlar ve Temmuz ayına kadar üreme dönemleridir.

TUTULABİLECEK YERLER : Eylülden itibaren inişine (Katavasya) başlar ve Çanakkale Boğazı yoluyla Akdeniz’e kadar gider ve orada uzun süre kalır. Sardalya nisanda yumurtlar. Mayısta çıkışa (Anavasya) başlar; Akdeniz’den Marmara’ya geçer ve İstanbul Boğazı’na kadar çıkar, ancak Boğaz çıkışındaki Karadeniz Feneri’nden daha ileriye gitmez. Genel olarak su yüzeyinde bulunur; ancak şiddetli fırtınalar süresince, büyükleri de dahil hiçbir balık derin sularda ve açık denizlerde barınamaz; sardalya havalar soğuyunca veya çok ısınınca Karadeniz’i terk eder; bu denizde Hiçbir zaman sardalya avlanmamıştır.

SARDALYA YAKALAMA YÖNTEMİ : Sardalya en çok dalyanlarda ve sardalya Şıplarıyla tutulur; ayrıca ağları sardalya için özel Üretilmiş manyatlarla; ateş ağı denilen sardalya ağlarıyla ve küçük sandallarda kullanılan kurtina ağı ile de bol miktarda sardalya avlanır.
Sardalya hazirandan itibaren yağlanmaya başlar; av mevsiminin hazirandan ağustos sonuna kadar uzamasının nedeni budur. Bu zaman aralığında bol miktarda avlanır; bu avlama genellikle, gerek Karadeniz girişinde gerek Marmara Adası kıyılarında veya körfezlerinde ateş kayığı denilen büyük kayıklarla yapılır.
Ateş yakarak sardalya avlamak için iki kayık gereklidir. Biri büyük olup 3 veya 4 çiftedir ve ismi ağ kayığıdır. İkincisi iki çift küreği olup ateş kayığı diye adlandırılır; çünkü kıçında ateş yakılır. Ay ışığı olmayan gecelerde sardalyalar fosforlanırlar. Bu fosforlanma derin suda görülmez; fakat suyun üst bölümlerinde çok iyi görülür; bu nedenle balıkçılar kolaylıkla balıkların bulunduğu yerleri keşfedebilirler.
Ağları taşıyan büyük kayık, balıkların kümelendiği yere yaklaşarak müsait bir zamanda ağlarını atar; ateş kayığının mangalında ateş yakılır ve kayık ağın üstünde bir köşeden diğer köşeye gidip gelmeye başlar. Işığı takip etmek gibi bir davranış biçimi olan sardalyalar küçük kayığın üstlerinden her geçişinde ağlara dolarlar. Balıkların fosforlanmasının yoğunluğuna bakarak, reis yeterli miktarda balık avlandığına karar verince , ağ hemen kayığa alınır, silkelenip içindekilerin hepsi kayığa boşaltılır. Sonra yer değiştirerek ava devam edilir.
Daha önce de söylediğimiz gibi, sardalya avlamak için, küçük bir ağla donatılmış kurtina denilen iki çift kürekli bir kayık da kullanılabilir. Kayık ağını denize attığı zaman, bir ışık kaynağı balıkları bu ağa çeker.
Bazen gündüz de manyat ağı yardımıyla sardalya avlanır. Manyatla avlanan sardalyalar daha büyük olup, daha kıymetlidir.
Sardalyanın boyu avlanılan yere ve mevsime göre değişir; bu av için kullanılan ağların düğümlerinin büyüklüğü hayvanın başıyla orantılı olmalıdır. Eğer öyle olmazsa, avlanma kesinlikle mümkün olmaz.
İstanbul Balıkhanesinde yıllık olarak 300.000 kilo civarında sardalya satılır. Yarısı tuzlanır, yansı taze olarak tüketilir. Zayıf sardalyalardan yapılan tuzlamalar çok kuru ve tuzlu olduğundan, yeterli yağlılıkta olmayan sardalyaları tuzlamaktan sakınmalıdır. Ağustostan itibaren avlanan sardalyalar çok yağlıdır; solungaçları da bağırsakları da çıkarılmadan, bir sıra balık, bir sıra tuz olarak fıçılara konulur. Tuz miktarı, balık ağırlığının %25’ini geçmemelidir, Sardalyalar ne kadar tazeyse o kadar mükemmel bir tuzlu balık elde edilir.
Haliç’te avlanan sardalyaların midelerinde çamur olduğundan tuzlamaya uygun değillerdir
Fıçıya konulduktan iki veya üç ay sonra, sardalyalar yenecek kıvama gelir. Daha fazla süre geçince aroması ve lezzeti artar; ama belli bir süreden sonra da çok tuzlu olurlar. Onun için tuzlu sardalyayı en uygun zamanında tüketmek gerekir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder